Hint filmlerinden daha doğrusu Hint geleneksel estetiğinden eskiden beri hoşlanmam: Abartılı jestler, mimikler, karakterler, renkler ve gıy gıy müzik… Herşey bol boldur. Bu nedenle olsa gerek o kadar methini duyduğum bu filmi yeni izledim. İlk dikkatimi çeken ise gıy gıy müziğin yerini batılı müzik altyapısının aldığı ve dansların azaltılmış olmasıydı. Filmin estetik unsurlarında gördüğümüz bu batılılaşmayı yansıttığı toplum resminde de görebiliyoruz üstelik. Toplumsal gelişme okuma imkanı olan erkeklere mühendislik kızlara doktorluk dayatma ile mümkün olacak sanısı iyi vurgulanmış filmde. Bu gibi bi kaç gösterge daha Bollywood'un iyi bir Hollywood uyarlaması olacağını gösteriyor.
Bunun haricinde bir zihin (felsefe) değişiminin de ilk örneklerini görüyor olabiliriz: “All is well” ile kalbe hitap eden kahraman, “herşey olacağına varır” fikrinin üstünden atlayıp kadere çokta teslim olunmaması gerektiğini vurgular bir tonda davranmaya davranmaya devam etmektedir. Yani “kalbin” varlığı ve potansiyeli kabul edilmekle birlikte, onu teskin edip (veya ağzının payını verip) bildiğini okumaya devam etmeyi örneklemektedir.
Fatih Özdemir
Yorum Gönder