8119, 1811 Dinlemede, Tamam


Kenarından köşesinden, bir şekilde devletin vatandaşa yardım etmesi sürecinde yer almış biri olarak şunu net söyleyebilirim: Türkiye’de bazı ne dediğini bilmezlerin iddia ettiği gibi devletin vatandaşa yardım etmemesi gibi bir durum yok. Aksine devletin vatandaşa çok yardım ettiğini, dağıttığını düşünüyorum, biliyorum, şahit oldum. Öyle ki bu kadar devlet yardımıyla geçinebilmenin mümkün olması bazı toplumsal kesimleri tembelliğe sevk etmektedir. Normal zamanlar için geçerli olan bu eleştiri bahsi geçen bazı yersiz eleştirilere karşı bugün için güçlü bir kanıta dönüşüyor. Ayrıca böyle olağanüstü zamanlarda yapılan bu yardımları artık fazla olarak görmek mümkün olmuyor tabii.

Rutin olarak yapılagelen bu yardımlara ek olarak bu döneme özel ek yardımlar da uygulamaya konuldu. Mesela daha henüz dar gelirli 2 milyon aileye 1000 TL yardım dağıtıldı, dağıtılıyor. Anladığım kadarıyla, bugün Türkiye’de en büyük birikimlerden birine sahip fon olan İşsizlik Fonu da daha geniş bir kitleyi kapsayacak şekilde devreye sokuldu. Ayrıca emekli maaşlarına zam yapıldı, sağlık sektörüne takviyeler yapılıyor. Bunların hiçbiri için bugün "fazla" diyemeyiz tabii ama "eksik, az" da diyemeyiz. Dolayısıyla bu zor zamanlarda özellikle başımızın çatısı olan devleti böyle yersiz eleştirilerle yıpratmak yerine oluşturulan bazı mekanizmalarına omuz vermek daha uygun olur diye düşünüyorum.
 
Bunlardan biri olan yardım kampanyasının ise aslen devletin gelecek yıl toplayacağı vergilerin bir kısmını bu sene toplayarak riski zamana yayma çabası olduğunu düşünüyorum. Çünkü bilen bilir firmalar bazı yardımlarını vergiden düşebiliyorlar. Ayrıca normalde muhasebeleştirilmesi için yıl sonunun beklenmesi gereken bazı kamu kaynakları bu süreç beklenmeden kurumlardan toplanabilir.
 
Şimdi, böyle bir kampanyaya bir vatandaşın 10 TL’lik bir sms ile katılmasının maddi olarak çok büyük bir anlamı olmayacağını tahmin edebiliriz. Asıl anlamı dini, vicdani ve toplumsal görevlerimiz bağlamında bazı gerekliliklerin yerine getirilmesindedir. Yani “Devletin seni yardıma çağırdı. Senin cevabın ne oldu?” diye bir soruyla bir şekilde -kendimizce, bir yurttaşımızca veya Yaratıcımız tarafından- muhattap alındığımızda verecek bir olumlu cevabımızın olmasını sağlamaktır asıl anlamı.
 
Hasılı kelam, elimizden gelen yardımı yapalım; elimizde net, sağlam deliller olmadıkça olur olmaz ithamlarda bulunmayalım, bulunanları da hoş görmeyelim, iddialarını yaymayalım.
 
Allah daha güçlü bir şekilde bu zorluklardan kurtulmamızı nasip etsin.

Ne Düşünüyorsunuz Bu Konuda:

Daha yeni Daha eski